Hong Kong, tam olarak tanımlayamadığınız o nadir rastlanan enerjiye sahip, sizi ne zaman ziyaret ederseniz edin, dünyanın merkezinde olduğunuzu hissettiren, New York gibi, canlı, farklı, kendine has, yaşayan bir şehir.Havaalanından merkeze Airport Express ile 20-25 dakika içinde ulaşıyorsunuz. Merkez derken ada kısmındaki tarihi merkez ‘Central’ denen bölgeden bahsediyoruz. Bir önceki durak Kawloon ana karadaki merkez. Biz adanın merkezindeki son durak Hong Kong istasyonunda inip ‘Central’...
Read more...Hong Kong is one of those rare places that make you feel you are at the centre of the world. It has such an energy, like New York City, that is like a living being: alive, dynamic, always changing, vibrant.If you are transit in Hong Kong like me you can reach to the centre without even going outside the airport. Take the Airport Express inside the terminal, it has three stops, Kawloon is another centre of the city at the mainland, I now head to Hong Kong station, which is right at the centre...
Read more...Santiago müzeleri, kafeleri, zengin kültürel hayatı ile başkentin size sunabileceği her şeyi veriyor evet, ama okyanusu görmek istiyorsanız Valparaiso’ya gitmelisiniz!Santiago’dan yaklaşık iki saatlik mesafedeki bu şehir banliyöleri ile birlikte Şili’nin ikinci büyük yerleşim bölgesi. 2003 senesinde kısa adıyla Valpo eski şehri Unesco Kültür Mirası ilan edilmiş. Renkli sokakları ve bohem havası ile hemen tatildeymişsiniz hissi yaratıyor. Şehrin duvarlarında graffitiler, sokaklarda ellerinde...
Read more...Yes, Santiago is full of museums, cafés, restaurants, vibrant cultural life. But if you want to see the ocean you will need to go to Valparaíso!A port city, it is located about two hours drive from Santiago; with its suburbs it is the second most populated place in Chile. Before the opening of the Panama Canal in 1914, at the end of the 19th century, it was an important transit point for ships traveling from the Atlantic Ocean to the Pacific crossing the Magellan Channel. That was the heydays...
Read more...Japonya’nın meşhur hızlı trenlerini çoğumuz duymuştur, istasyona uzay mekiği gibi uçakların burnuna benzeyen bir şekilde giren hızlı trenler. Bunlara Shinkansen deniyor. Tokyo ve Kyoto arasındaki yaklaşık 450 kilometreyi hemen hemen 2-2,5 saatte alan hızlı trenler. Aslında Tokyo ve Osaka arasında yol alan bu trenler Kyoto’da duruyor. Ucuz olduğu söylenemez, rezervasyonlu koltuk biraz daha pahalı, benim gibi rezervasyonsuz koltuk almanız durumunda da mutlaka kendinize rahat bir şekilde yer...
Read more...Most of you must have heard of the famous speed trains of Japan, those which approach the station like space ships. They are called Shinkansen, the speed trains which travel the around 450 kilometres between Tokyo and Kyoto in 2 to 2.5 hours. These trains which actually operate between Tokyo and Osaka stop in Kyoto. The tickets are hardly cheap, and you pay a lot more if you book a seat but if you don’t just as I didn’t, you can easily find a seat because they depart in every ten minutes....
Read more...Lizbon dışında yapabileceğiniz güzel bir gezi. Avrupa kıtasının en Batı ucu, eski dünyanın sonu, yeni dünyanın başlangıcı Cabo de Roca Lizbon’dan yaklaşık bir saatlik uzaklıkta yer alıyor. Eski kıtanın, Avrupa’nın artık bittiğini koskocaman bir okyanus ile başka bir dünyanın ileride başladığını, size uçururcasına yüzünüze haykırıyor. Okyanusun tepesinde bir uçurumdan Atlantik’in başladığı yere bakıyorsunuz.Cabo da Roca’dan ayrılıp Sintra’ya doğru yola çıktık, bu yol bir film seti gibi;...
Read more...A nice place to visit just about an hour away from Lisbon. Cabo de Roca is the place where the old world ends and the new world begins. Located on top of the hill by the ocean it shouts in your face that Europe, the old continent, now comes to an end and that another world begins onwards with an enormous ocean: herein the Europe ends and we are now in the spot where the Atlantic Ocean begins.We then leave the farthest Western point of Europe and heading to Sintra, this road is like a movie...
Read more...Norveç aynı insanları gibi incecik ve upuzun bir ülke. Norveç içerisinde hangi araçla seyahat ederseniz edin, muhteşem doğa manzaraları her daim size eşlik edecek. Uçaktan karlı tepeleri, trenden donmuş göllerde buzu oyup balık tutan insanları, otobüsten ise muhteşem ağaçları göreceksiniz. Şu ana kadar Norveç`te tüm bu araçlarla seyahat etmiş birisi olarak sanırım tercihim trenden yana.En son Norveç`e kışın olan seyahatimde Norveç`in en kuzey şehirlerinden olan Bodo`dan ülkenin en güney...
Read more...Norway, just like its people, is a very tall and slim country. You will always have the company of amazing nature regardless of the mode of transportation that you use to travel within Norway. You will get to see the snowy peaks if you are traveling by air. If you are on a train, you can at anytime spot people fishing over the ice through a hole digged in the ice. A bus trip will take you through amazing tree dominated landscapes. If you ask my personal favorite though – after a 17 hours...
Read more...Her ne kadar başlık biraz kendisine haksızlık etse de, hemen düzelteyim. İtalya`nın en bilinen rotalarından Venedik`i aslında çok severim. Bir kez insan kalabalığını atlatacak bölgeleri bulursanız, Venedik`in gerçekten de çok ayrı ve gizemli bir yüzü olduğunu göreceksiniz. Konumuz ama farklı: Norveç`in Lofoten Adalarında “Lofoten’in Venedik’i” takma adıyla da anılan zarif balıkçı kasabası Henningsvaer. Ben ise bu nitelemenin Henningsvaer`e ve onun özel konumuna haksızlık ettiğini...
Read more...Even though the title suggests otherwise, do not get me wrong. I truly love Venice of Italy. You will discover that Venice has this whole other mysterious face once you find those spots away from the crowds. Our topic is however different and concerns the stylish and small fishing town of Henningsvaer located in Lofoten Islands in Norway. I started off with Venice as Heningsvaer is commonly referred to as the Venice of Lofoten Islands despite my objection. I think that this nickname...
Read more...Kuzey Işıkları hikayemde de bahsettiğim Norveç`in en kuzey şehirlerinden Tromso Kuzey Işıkları olmasa dahi tam bir kış kasabası deneyimini yaşamak için oldukça ideal. Oslo`ya ulaştıktan sonra gerek Scandinavian Airlines gerek işe Norveç`in ucuz ama iyi havayolu Norwegian Airlines ile muhteşem manzaralar eşliğinde iki saatte varabileceğiniz bu şehirle ilgili not edebileceğim ilk husus – ne kadar tatlı bir şehir olduğu. Rengarenk boyanmış alçak ve ahşap yapılarıyla -15lere varan soğuğuna rağmen...
Read more...Tromso, one of the northernmost cities in Norway, is an ideal location to experience the feeling of a winter town even if you do not get to see the Northern Lights. The first thing I can underline about this town, which is a mere two hours plane ride away from Oslo, is how cozy the entire town feels. You can get your ticket for a low coast but decent carrier - Norwegian Airlines for as low as Euro 50-60 one way and travel up to Tromso by witnessing amazing aerial views all the way through....
Read more...Norveç deyince aklıma şehirlerinden öte daha bakir alanları geliyor. Gerçi yanlış anlamayın, Norveç`in Oslo dahi şehirleri de öyle bildiğimiz insanı bunaltan kalabalık şehirlerden değil. Nüfusu en kalabalık şehri Oslo bile muhteşem bir doğayla çevrelenmiş durumda. Norveç`in güneybatı kıyısında konuşlanmış Bergen ise Norveç`in birçok kişi için en güzel şehri. Sıklıkla yağmurlara gebe bu şehir renkli binaları ve açık balık pazarı ile gerçekten de çok güzel bir şehir. Ben ama Bergen`i pas...
Read more...When I think of Norway, I mostly think of rural areas as opposed to the urban ones. It however does not mean that Norwegian cities are not attractive. Even the largest city of Norway – Oslo – is not like your usual big cities, which can easily get quite tiring. While they may not be my primary source of inspiration in Norway, the western town of Norway – Bergen, is also considered to be one of the top destinations within Norway. Bergen is indeed a beautiful city despite its quite frequent...
Read more...Lofoten Adaları`nın en çok fotoğraflanan yeri neresi derseniz – şüphesiz çoğu kişinin cevabı Reine olacaktır. Kışın veya yazın – hava nasıl olursa olsun ana yoldan Reine`e saptıktan sonra üzerinden geçtiğiniz köprünün üzeri özellikle gün doğumu ve gün batımlarında fotoğrafçılarla dolu olur. Benim de fotoğrafa fazlasıyla ilgim olmasına rağmen, bu fotoğrafçıların çoğunun kullandığı ekipmanların çeşitliliği, büründükleri ciddi hal beni hep biraz ürkütür - ben acaba bir şeyi eksik mi yapıyorum...
Read more...If you ask the most photographed place in Lofoten Islands, many people will answer saying “Reine”. Regardless of the season, the bridge overlooking Reine is always full of photographers especially during sunset and sunrise hours. Even though I am also quite interested in photography, the size and the variety of the equipment used by these photographers always make me feel a little bit intimated and makes me question if I am not doing enough. It is weird that whenever I think of Reine, one of...
Read more...Havana’dan iki saatlik uzaklıkta Küba’da göreceğiniz en huzur dolu yere varırsınız. Burası Pınar del Rio eyaleti, kireç taşının erimesi sonucu dağların tepeleri düz bir şekle bürünmüş, birçoğunun içlerinde mağaralar bulunmakta, bir tekne ile bu mağaraları gezebilirsiniz. Buralar aynı zamanda ikliminden ötürü en iyi puro tütününün yetiştiği yerler, tütün fabrikalarını gezip sıra sıra oturmuş tütün saran Kübalı kızları seyretmek de turistik aktivitelerin bir parçası. Eko turizmi ile nam salmış...
Read more...You arrive in the most peaceful place you will ever see two hours distance from Havana. This is the state of Pinar del Rio: the mountain tops here were flattened due to the limestone erosion and there are caves in most of them which you can visit taking a boat tour. These lands are also the place where the best cigar tobacco plant grows due to its climate: it is a part of the tourist package to visit tobacco factories and watch the Cuban girls sitting in a line and rolling cigars. Famous for...
Read more...Amerika’da trenle seyahat etmek gibi bir fikrimiz yoktu. Şehirler arasındaki mesafe, tüm ülkedeki araba hakimiyeti, uçakların sık ve ucuz olması dolayısıyla kafalarımız seyahatin şekli konusunda öylesine önyargılı idi ki saatler süren uzun tren yolculuklarını hiç de düşünmemiştik. Gençliğimizde Avrupa’da tren kompartmanlarında gecelemiş, sınırların değişmesine bir tren durağı süresince tanık olmuş bir gezgin olarak ABD trenle yolculuk destinasyonu değildi.Ama San Francisco’da işler değişti,...
Read more...If time is not an issue for you you can choose the slower option and explore California by train; there are two wonderful train routes; the Amtrak Starlight Train and the Amtrak Pacific Surfliner Train. We took the first one to travel from San Francisco to Santa Barbara and the secon one to go down to San Diego.We had no intention to travel by train in America. Given the distance between the cities, the rule of cars over the whole country and cheap and frequent flights, we were so prejudiced...
Read more...San Francisco’dan sabah çıkıp akşama kadar süren tren yolculuğunun sonunda akşamın ilk saatlerinde Santa Barbara’ya varıyoruz. İlk izlenimlerimiz telaştan uzak, okyanus kenarında yavaş yavaş adımlayan insanlar, hayatın sanki hep güzel olduğu bir yer burası. Üst orta sınıf Kaliforniyalıların yazlık ve hafta sonu dinlenme yeri ;olmalı. Uzun bir sahil şeridini bisikeltle boydan boya geziyoruz, ana caddesi State Street üzerinde plakçılar, dondurmacılar, deniz ürünleri restoranları, Santa...
Read more...Leaving San Francisco in the morning , after almost eight hours along the Pacific shores the night falls and we arrive in this quiet place which looks like the summer and weekend resort of the upper middle class Americans. It feels like a place where life is always beautiful, with people, devoid of hurry, walking quietly along the shore. And during the entire trip to California we are at our happiest in Santa Barbara. Cycling along the coastline, enjoying the view of town at the terrace of...
Read more...Bu sefer kuzeye doğru ilerliyoruz, Pasifik sol tarafımızda, gün batıyor, günün batışı o kadar uzun sürüyor ki kırmızı ve turuncunun her tonunu doya doya seyrediyoruz. Los Angeles’a vardığımızda hava kararmak üzere. Koca bir metropole vardık, ana tren istasyonu Union Square’deyiz. Herkesle birlikte şehrin içine girmek için çıkıyoruz, ne yapacağımız konusunda pek bir fikrimiz yok. Herkes bize Los Angeles’ın devasa büyüklükte bir alana yayılmış, bir yerden bir yere ulaşmanın hayli güç olduğu ve...
Read more...We are heading north this time: The Pacific Ocean is on our left and the sun is setting. The sunset takes so long that we had a chance to watch every hue of red and orange until satisfied. When we arrive in Los Angeles, it is getting dark. We are there in a huge metropolis, at the main train station called Union Square. We are getting off the train just like everybody else to enter the big city but we have no idea what we are going to do next. Everybody told us that Los Angeles is a city...
Read more...Dünya’da en çok görmek istediğim yerlerden birisi ama birazcık da endişeliyim. Melbourne’a bir saat mesafeden başlayan Great Ocean Road, I. Dünya Savaşında hayatını kaybeden Avustralyalı askerler için savaştan sağ dönen askerler tarafından inşa edilmiş Dünya’nın en büyük savaş anıtı. Avustralyalı askerlerin de savaşta en yoğun savaştığı bölge Türkiye’de Gelibolu. 13 kişilik turumuzda tek Türk olarak inşallah gereksiz tartışmalara çekilmem diye düşünüyorum. Endişem yersiz çıkıyor,...
Read more...I have always had a great desire to visit the Great Ocean Road. I am however a little worried today. The Great Ocean Road, which starts in about an hour from Melbourne is the Worlds largest war memorial built by the survivors of the World War I in honor of the Australian soldiers who lost their lives during the war. As you may know, the main battleground for he Australian soldiers in the World War I was Galipoli in Turkey. I hope that I am not drawn into unpleasant discussions during our...
Read more...Yeni Zelanda’nın Güney Adasının en tanıdık manzaralarından birisine ev sahipliği yapan Tekapo ufacık bir kasaba. Ufak boyutuna rağmen gölün hemen kenarında konuşlanmış ve hayliyle fotojenik olan Good Shepard Kilisesi ve Kasım ayında açan lüpenleriyle Tekapo fazlasıyla ilgi görüyor. Yeni Zelanda’nın maalesef depremlere gebe şehri Christchurch’den hareket eden otobüsümüz dört saatlik bir yolculuk sonrası Tekapo’ya varıyor. Sabahtan itibaren hava kapalı olmasına ve hava durumu da gün boyu yağmur...
Read more...Tekapo, which is home to one of the most famous views of the South Island of New Zealand is a tiny little town. It however attracts a lot of attention thanks to the photogenic the Good Shepard Church and the lupine flowers blooming in November. Our bus departing from Christchurch, a city, which has been unfortunately home to many earthquakes, arrives in Tekapo in about 4 hours. Even though we have a dark weather since the beginning of the trip and the forecast shows rain for the entire day,...
Read more...Avustralya için Sidney Opera Binası neyse, ün anlamında Milford Sound da Yeni Zelanda için o deniyor bu güzel fiyord için. Fiyordlar sıklıkça gerçekleşen Norveç seyahatlerim sayesinde aşina olduğum oluşumlar. Ben daha çok Te Anau’dan Milford Sound’a kadar uzanan ünlü Milford Yolunu merak ediyorum. 120 kilometrelik bu muhteşem yol daha başlar başlamaz nefesimi kesiyor. Yol boyunca dağları şerit gibi kuşatan bir sis de bize eşlik ediyor. İlk durağımız çevresindeki dağları ayna gibi yansıtan...
Read more...It is often said that what Sydney Opera House means for Australia, the same applies to Milford Sound (which is in fact a fjord) and New Zealand. The most famous landmark of the country. I am familiar with the fjords thanks to numerous visits to Norway. I am therefore more excited about the Milford Road starting at Te Anau and ending at the Milford Sound. This 120 km road takes my breath away right at the start. A line of fog also accompanies us during the entire trip and looks as a belt on...
Read more...Fransa’nın dağ köyleri deyince aklınıza ilk ne geliyor? Russel Crowe’un Marion Cotillard ile birlikte oynadığı “A Good Year” filmi mi? Belki de ünlü yazar Alber Camus’nun bir araba kazasında hayatını kaybettiği Villeblein bölgesi? Kimilerinin aklına ise sadizm kavramı ile özdeşleşmiş Marquis de Sade’ın Lacoste’daki şatosu geliyor belki de. Umarım bu son iki anekdotla aklınızdaki şeker ve fotoğraf karesi gibi Provence kasabalarına karanlık düşürmedim. Aix-en-Provence’dan başlayan araba...
Read more...When you hear the mountain villages of Provence, what comes to your mind first? The movie “A Good Year” featuring Russel Crowe and Marion Cotillard? Maybe Villebelin where the famous author Albert Camus lost his life during a car accident? Or some of you may think of the chateau of Marquis de Sade, who is associated with the concept of sadism, located in Lacoste. I hope I did not hurt your pretty image of Provence with these last two anecdotes. Our road trip, which starts at Aix-en-Provence,...
Read more...Yıllar boyunca Côte d’Azur adı geçtiğinde hep ürperiyorum. Côte d’Azur bana ancak filmlerde görebileceğim ve Hollywood yıldızlarının gidebileceği kadar uzak ve pahalı geliyor. Sonra bir zaman geliyor cesaretimi toplayıp yaz tatilimi Côte d’Azur’de geçirmeye karar veriyorum. Araştırmalara başladığımda da Côte d’Azur’la ilgili önceki endişelerimin tamamen yersiz olduğunu ve bölgede her zevke ve bütçeye hitap eden birçok farklı kasaba ve sahil olduğunu keşfediyorum. Ben de rotamı Cannes, St....
Read more...During many years, I feel slightly irritated whenever I hear a reference to Cote d`Azur. Cote d`Azur feels like such a distant place only shown in movies and which can only be visited by Hollywood stars. Years pass by and I at some point gather my courage and finally decide to visit Cote d`Azur. During my research, I happily find out that my earlier prejudice about Cote d`Azur is not fully founded when I discover many alternative destinations which are more budget friendly. I set my Cote...
Read more...Kolombiya’da kahvenin yetiştiği topraklar ülkenin iç bölgelerinde And dağlarının arasında yer alan Armenia eyaletinde bulunuyor. Dağların ve vadilerin oluşturduğu yemyeşil tepelerin üzerinde kahve ağaçları ve tüm sene süren ılıman bir iklim, ufak köyler, kahve taşıyan jipler, kuş sesleri, termal sular, renkli sokakları ile kolonyel kasabalar…Bu kartpostal yer aynı zamanda Unesco tarafından da dünya mirası olarak adlandırılmış. Son senelerde Kolombiya’da senelerdir süren gerilla savaşlarının...
Read more...The ‘coffee zone’, ‘Eje cafetero’ or the ‘coffee axis’ of Colombia is located in the interior of the country, between the Andes Mountains, in the state of Armenia. Coffee trees spread over the mountains, a scenery of green trees and valleys, a soft and warm climate throughout the year, little villages, jeeps carrying packs of coffee with a latino song on the radio, the sound of birds, thermal waters, colonial towns with colourful streets, this postal card like place of Colombia is also...
Read more...Yerin altında ayrı bir şehir olduğunu düşleyin, yolların altında akan başka yollar. Burası gümüş madenlerinin bulunduğu yer, günümüzde de hala aktif olarak madencilik devam etmekte. Meksika’nın kolonyal şehirlerden en güzeli olarak nam salmış. Gerçekten de eski şehir çok bakımlı, rengarenk, tarihi, canlı, turistleri rahat ettirecek altyapıya sahip, çok güzel bir şehir.Diego Riviera’nın doğduğu ve 8 yaşına kadar yaşadığı ev bu şehirde, Mexico City’deki ulusal Saray’ın devasa duvar...
Read more...Imagine an underworld with roads extending underneath the roads. This is the place where the silver mines are; today active mining still continues in this area. It has the reputation of the most beautiful colonial city of Mexico. Indeed the old town is very well-maintained and beautiful part of the city; it is colorful, animated, historical, with an infrastructure that will satisfy all tourists.The house in which Diego Rivera was born and lived in until the age of 8 is in this city: it is...
Read more...Sürprizlerle dolu bir gece: bu akşam Guadalajara’nın eski şehrinin meydanlarında aynı anda hem Afrika danslarını, hem Meksika’nın bağımsızlık hikayesini anlatan tiyatro oyununu, hem de tüm bunları cilalayan rengarenk havai fişeklerini seyrettim, sadece bir akşam yürüyüşü yapacağımı sanmıştım halbuki…Guadalajara, diğer kolonyal şehirlerin verdiği şirin kasaba havasının aksine bayağı bir büyük şehir duygusu uyandırıyor sizde, kalabalık, trafik, gürültü… Ama eski şehri yine çok zengin ve tüm bu...
Read more...A night full of surprises: tonight in the squares of the old town I watched African dances, a theater play which narrated Mexico’s history of independence, and the colorful fireworks which served as a grand finale for it all, though I was thinking I would just have an evening walk.As opposed to other colonial cities’ air of small town quaintness, Guadalajara feels like a big city with its crowd, traffic, and noise. But its old town is nevertheless rich enough to lure you outside this chaos:...
Read more...Etrafını saran dağların ve gölün havasından mıdır, şehri çevreleyen kemerli duvarlardan ve şehrin size içine alan küçücük boyutundan mı, burada Meksika’da geçirdiğim en dingin ve büyülü zamanları yaşadım. Belki de buraya vardığımda artık tamamen hikayenin içine girmiştim, bir haftayı arkada bırakmış, birçok şehrin sokaklarını arşınlamıştım, duyduğum merak yerini yabancı bir yerdeymişim hissinden bulunduğum yeri içselleştirmeye dönüşmüştü; her seyahatin bir noktada ‘böyle sonsuza kadar bir...
Read more...I spent the most peaceful and magic time here, perhaps because of the mountains and lakes surrounding the city, or because of the walls that enclose the city, and the city’s welcoming small town atmosphere. Maybe by the time I arrived here, I had already made my way into the story, having spent many weeks in Mexico and treading the cobblestones of many towns: my curiosity for an unknown place already turned into a feeling of home, having internalized the places I visited. Just like every...
Read more...Meis, Kaş’ın karşısındaki ‘göz’, Yunanca adı Kastellorizo, Kaş’tan her gün kalkan teknelerle 20 dakikada ulaşabileceğiniz ufacık, kart postal bir Yunan adası. Daha önce de Kaş’a gelmeme rağmen gitmek hiç aklıma gelmemişti ama bu sefer sabah 10 teknesine atlayıp geçiyorum komşuya (pasaportunuz öncesinde polise veriliyor, tekneye binmeden önce isminiz okunuyor, ve evet günübirlik de gitseniz Schengen vizesi gerekiyor).Adaya yaklaşırken tam karşınızda bir yarım ay şeklinde iki katlı pastel...
Read more...The Greek island Kastellorizo is a small island that can be reached from Kaş in about 20 minutes. It is a beautiful, small, postcard place with clear turquoise waters. Although I have been in Kas before it had never appeared to me to pass to this Greek island and I give it a try this time. The boats depart at 10 A.M. in the morning and you need to advise the Police a day before since they register your passport (and yes Turkish citizens need a Schengen Visa even if it’s a day trip). You can...
Read more...Sabahın ilk saatlerine yakın gece karanlığının dağılmasına hala biraz daha zaman varken Tahran’ın kirli havasını arkamızda bırakıp bomboş yollarda arabayla yola çıkıyoruz. Bir son dakika kararı olduğu için uçaklarda yer bulamadık, beş saatlik yolu bir günlüğüne de olsa kat etmeyi kafamıza koyduk. Daha gün ağarmamış, karanlığın içinde düz bir otobanda gitmek David Lynch filmlerindekine benzer bir film setindeymişiz hissi yaratıyor. Ortalık aydınlandıkça çöllerin içinden geçtiğimizi...
Read more...We are departing from Tehran by bus before sunrise. Since it was the spur of the moment, we could not find a seat on any flight. We are determined to travel for five hours just to spend a single day in Isfahan. Since the sun has not risen yet, travelling on a straight road in the dark feels like we are in a film stage similar to David Lynch movies. As the scenery is lighted up we realise we are going through deserts. The landscape spread before us is an unchanging image to the right and the...
Read more...Gece, etrafımız zeytin ve çam ağaçları ile kaplı, yukarıda yıldızlar, kayanları yakalamaya çalışıyoruz ara ara gözlerimizi gökyüzüne çevirerek. Oturduğumuz tahta basamakların karşısındaki sahnede eski bir piano, bir çello ve bir viyolonsel ve yanlarında iki kadın opera şarkıcısı on yedinci yüzyıl İtalyan bestelerini seslendiriyor. Aşk, kıskançlık, ölüm, hayatın boşluğu, yüzyıllar geçmiş olmasına rağmen aynı duygular, yaşadıklarımıza benzer hikayeler. Hortus Concululus adlı konser on...
Read more...The night has fallen, on our wooden banks we raise our heads to catch the shooting stars, around us are the olive and pine trees, while we listen to the 17th century Italian music sang by opera singers on the stage everything is just in perfect harmony to make this night special. The concert named Hortus Conclusus takes the 17the century Italian baroque music when a group of musicians asked what was the core of music, the part that was unchangeable and eternal to music art and interprets it...
Read more...Gece, etrafımız zeytin ve çam ağaçları ile kaplı, yukarıda yıldızlar, kayanları yakalamaya çalışıyoruz ara ara gözlerimizi gökyüzüne çevirerek. Oturduğumuz tahta basamakların karşısındaki sahnede eski bir piano, bir çello ve bir viyolonsel ve yanlarında iki kadın opera şarkıcısı on yedinci yüzyıl İtalyan bestelerini seslendiriyor. Aşk, kıskançlık, ölüm, hayatın boşluğu, yüzyıllar geçmiş olmasına rağmen aynı duygular, yaşadıklarımıza benzer hikayeler. Hortus Concululus adlı konser on...
Read more...The night has fallen, on our wooden banks we raise our heads to catch the shooting stars, around us are the olive and pine trees, while we listen to the 17th century Italian music sang by opera singers on the stage everything is just in perfect harmony to make this night special. The concert named Hortus Conclusus takes the 17the century Italian baroque music when a group of musicians asked what was the core of music, the part that was unchangeable and eternal to music art and interprets it...
Read more...‘Sanki film seti gibi’ cümlesini telaffuz ettiğiniz yerleri hatırlıyor musunuz? Sakız adasında dağların arasında ortaçağdan kalan bazı köylerde tam anlamıyla bu hisse kapıldığımı söyleyebilirim. Güneş ışığının ağaçların dallarının arasından sokağa yansıdığı bir köy meydanı, taş evler ve taş duvarların çevrelediği birkaç dar sokaktan oluşan bir ufak yerleşim yeri, bankta oturmuş sohbet eden yaşlı teyze ve amcalar, bir köşede miskim miskin uyuyan kediler, taze bir dağ havası, ılık rüzgarın...
Read more...‘Just like a movie set’, do you remember places which made you say these words? I can say I truly felt this way when I was visiting the mountain villages of Chios. Stone houses and stone walls with narrow cobblestone streets, a village square where cats sleep under trees washed by afternoon sunshine, elderly locals converse each other on a bank, the smell of jasmine flowers, when I stop for a coffee in Vessa on my way to Lithi after a couple of days in the island the feeling I had was...
Read more...Plajlar ve dağ köyleri arasında uzayan günler, zaman adada farklı geçiyor. Sakız adasında ilk gün saate baktığımda şehirdeki hayatımın o anında ne yaptığımı ve burada o saate kadar neler yaptığımı düşününce adada günlerin daha uzun geçtiğine, yapılan şeylerin çokluğuna, zihnin işleyişinin dönüşümüne, çanların duyurduğu saatin dijitalin söylediği rakamdan farklı algıladığıma tanık oluyorum.Adanın merkezi limandan güneye doğru inerken yaklaşık yedi kilometrelik taş duvarlarla çevrili evlerin...
Read more...An island is an island. Right after you cross from the Turkish side to Chios, even if it’s a short journey, your days start being shaped by a different rhythm. The time extends between the villages and beaches; you look at the watch think what you’re doing at this hour in the city and compare your activities here in the island and you realize time slows by, the bell tolls and it sounds like a different time from the digital one.So that’s how I spent the days in Chios, from one beach to a...
Read more...Eğer Endülüs’te bir yol seyahati yapıyorsanız Sevilla ile Malaga arasında kat edeceğiniz yollar görsel olarak en sevdiğiniz kısım olacak- önünüzde kıvrımlı, ince uzun ağaçların sıralandığı vadilerden ve ve dağlardan oluşan bir manzara ve birkaç saat içinde varacağınız dağın tepesine kurulmuş bir şehir, Ronda gerçekten de on dokuzuncu yüzyıl Avrupalı romantik gezginlerin hayran kalacağı bir yerdi.Milattan önceden beri bu dağ şehrinde insanlar yaşadı; keltlerden vizigotlara, romalılardan...
Read more...If you are making a road trip to Andalusia, do not skip Ronda. The road between Sevilla and Malaga will be the most pleasant one: winding roads along the valleys surrounded by mountains and lined trees, hardly any industrial zones, for a couple of hours you will see this beautiful view until you reach to the magnificent mountain city of Ronda.Since pre-historic times, from Visigoths to Celts, from Romans to Arabs, several communities lived in Ronda. Its strategic location on top of a hill,...
Read more...Bozcaada sokakları eski Rum köyünden kalma taş evlerin renkli kapıları, parke taşlı yolları, camlardan sarkan çiçekleriyle sizi kendine çeken, defalarca yürünecek yerlerden biri, denize gitmeden sabah erken saatlerde ve denizden dönüp akşamın ilk karanlığından gecelere kadar bu küçücük köyü dolaştık durduk. Ama bizim hikayelerimiz sokakta değil karşılaştığımız, her biri bir dünya olan kişilerde aslında, bir gün içinde nasıl oldu da o kadar çok insanla tanışıp karşılıklı hayat hikayelerimizi...
Read more...This little island on the North Aegean Sea is located half an hour ferry ride from the main land (Turkey). We take the ferry from Geyikli station and when we reach the island we find ourselves right at the town centre. This is an old Greek town with cobble stone streets, stone houses, colourful doors, flowers hanging from the windows, it’s so charming you never get bored of walking the same streets several times like we did everyday early in the morning before we head to the beaches and later...
Read more...İşte gerçekten bir liste yapılacaksa burası ilk üçte olmalı. Bosna Hersek’ten buraya gelişimiz seyahatin eğlenceli kısmıydı, çünkü nasıl gideceğimizi bilmiyorduk; önce Saraybosna’dan trene binip Mostar’a gittik, oradan otobüsle karadan sınırdan geçerek Herceg Novi üzerinden Karadağ’a ulaştık. Kotor koyuna girerken büyülendiğimizi hatırlıyorum, akşam üzeriydi, güneşin batışı bu inanılmaz büyüklükteki koya dik inen dağların gölgesini koya yansıtıyordu, bindiğimiz minibüsümsü araç 5 dakikada bir...
Read more...If we really have to do a top 10 list of the most beautiful places, this one should be in the list… First, coming to Kotor: we had so much fun traveling from Bosnia to Montenegro because we had no idea how to change countries in the Balkans. They are so small in size one thinks she’s changing cities instead of countries. We took the train from Sarajevo to Mostar, then from Mostar took the midibus to Herczeg Novi, passed the border, then from Herczeg Novi to Kotor Bay, all on the same day....
Read more...Avrupa’nın orta yerinde ezan sesi, börekçiler, nargileciler, meydanda tam ortada bir çeşme, cami avlusunda oturan amcalar, batılı sarışın yüzler sanki oranın yerlileri değil de bizim şehrimize misafir gelmiş turistler gibi yanımızdan geçiyor. Avrupa’nın ortasındayız, ama türk kahvesi de var, köfte de. Ama yine de kendimizi turist gibi hissediyoruz. Saraybosna’da bildiğimiz, bize tanıdık gelen şeyler bulmamamak elde değil.Bu dingin ve zarif Osmanlı mirası şehir son senelerde Türkler tarafından...
Read more...The Balkan countries, with their proximity and size can be visited quite easily combining a couple of places. With no prescheduled itinerary we flew to Sarajevo from Istanbul, spent the weekend in this elegant city with Ottoman heritage; then traveled to Mostar by train and from Mostar found a bus which was going to the Kotor Bay via Herceg Novi, passing the Croatian border. We then rented a car in the city of Kotor and circled the gorgeous bay and finally dropped it at Podgorica airport...
Read more...Kotor koyu ile aynı adı alan Kotor şehri ilk bakışta tam bir ortaçağ eski İtalyan şehri görünümünde.Koya bakan bir tepe üzerinde etrafını saran duvarlarıyla enfes bir görüntüsü var. Oldukça eski bir tarihe sahip, Fenikeliler dönemine, M.Ö.ne kadar uzanıyor. Neredeyse 700 sene Roma egemenliği altında kalmış, Vizigotların işgaline uğramış, Sırp hanedanlar, Sloven kabileler, civarındaki tüm güçler kısa süreli de olsa egemenliği altına almış burayı. Kısa süreli bağımsızlık dönemini bu sefer...
Read more...The old town of Kotor, sharing the same name with Kotor bay, has a magnificent look with its perfect location on one of the hills that open up to the bay. It has a long history which goes back to the Phoenicians. For almost seven centuries it was ruled by the Romans, then was occupied by the Visigoths, Serbian kings, Slovenian tribes, each ruling for short periods. After a short period of independence, it was ruled by the Venetians for about three centuries. Then comes the occupation by the...
Read more...İstanbul’a ve Ankara’ya yakınlığı ile hafta sonu yolculuklarının popüler adresi haline gelen Abant, Gölcük, Yedigöller milli parkları Türkiye’nin en güzel doğasına sahip yerlerden biri. Gerçekten de hiçbir kelimenin ifade edemeyeceği bir güzelliği var buraların. Karaçam, sarı çam, palamut, gürgen, kayın, köknar, meşe, kestane, fındık ağaçlarından oluşan bir bitki örtüsü, göle vuran ağaçların binbir rengi, ormanın içlerine dalıp yürüdükçe kokusu daha da büyüleyici hale gelen dağ havası, yazın...
Read more...For foreign tourists the northern part of Turkey including the region of the Black Sea is somewhat less known and less visited places. Ancient Greek cities such as Ephesus or the first Christian churches of Cappadocia are among the first places to travel. The natural beauty of the Black Sea Region is incomparable to rest of the country, though. You may think that one would only find forests and lakes but once you are there you will appreciate the natural beauty of this region. Located about...
Read more...Ege sahillerini bir araba yolculuğu ile keşfetmenin en güzel yanlarından biri dünyanın en güzel koylarına sahip Ege’nin plajları ile tarih ve arkeoloji merakınıza da hitap eden birçok antik şehri birlikte ziyaret edebilmeniz. Bu topraklarda binlerce yıl önce yaşamış insanların bıraktıkları miras Bergama, Truva, Sardis, Priene, Efes gibi ören yerlerinde dikkatli bir okumayla hayal gücünüzün vücut bulmuş bir hali gibi önünüzdeki taşlarda saklı.Bu sefer biz Çeşme’den Efes’ e doğru yol alıyoruz....
Read more...The best part of a road trip in the Aegean coast of Turkey is that you can combine a cultural visit to an archeological site with beaches. The cities of ancient Greece such as Troy, Pergamon, Ephesus, Sardis, Miletus, Priene that were once part of Ionia and Lydia are all located in this area and open to public visit.You may create your own itinerary with one of these places and a beach town, and while traveling you may visit the villages of the Aegean which are also known by their gastronomy....
Read more...Dünyanın en güzel rotalarından biri, kuzeyde Hout Koyu, güneyde Noordhoek Plajı arasında yer alan Chapman’s Peak Drive (adını 1607’de burada karaya oturan bir İngiliz gemisinin kaptanı John Chapman’dan alıyor) bir mühendislik mucizesi. Yapımı yedi yıl süren bu neredeyse ‘imkansız’ proje 1922’de başarıyla son buluyor.Dokuz kilometre uzunluğunda ve yüz on dört kavşağa sahip bu yol Hout Bay’de başlayıp bir tarafı dağlarla diğer tarafı okyanusla çevrili enfes manzaralar sunarak Noordhoek’te son...
Read more...One of the most beautiful routes in the world, Chapman's Peak Drive (named after John Chapman, the captain of an English ship that ran aground here in 1607), located between Hout Bay in the north and Noordhoek Beach in the south, is an engineering marvel. This nearly 'impossible' project, which took seven years to complete, ended successfully in 1922.This nine-kilometer-long road with one hundred and fourteen intersections starts in Hout Bay and ends in Noordhoek, offering stunning views...
Read more...