Gelelim Panama Kanalı’nın hikayesine. Panama Kanalı yaklaşık 80 kilometrelik Pasifik ve Atlantik Okyanuslarını birbirine bağlayan insan yapımı bir su kanalı. Fransızlar 1881’de kanal çalışmasına başladılar ve yaklaşık yirmi üç yıl boyunca devam ettiler. Hem yüksek maliyetler, hem de ölen işçilerin sayısının artması (sarı hummadan dolayı otuz binden fazla işçi ölmüş) projeyi bırakmalarına neden almış. 1904’de Amerikalılar tarafından yeniden ele alınan proje 1914’te tamamlanmış. Kanal sayesinde bugün gemiler Güney Amerika’nın sonundaki Drake Kanalı ya da Macellan geçidine kadar uzun bir yolculuk yapmak yerine Orta Amerika’nın bu geçidinden büyük bir zaman kazanarak geçip malları iki okyanusun farklı yakalarından kalan ülkelere taşıyabiliyorlar.
Mühendislik anlamında belki de tarihin en zor ve kararlı girişimi Panama Kanalı. Bazı önemli tarihler: 1903; Hay-Bunau Varilla anlaşması ile ABD Kanal’ın kullanım haklarını alır. 1977; ABD Başkanı James Carter ve Panama Generali Omar Torrijos tarafından imzalanan anlaşma ile ülkedeki ABD varlığı tamamen son bulur ve Kanal’ın yönetiminin Panama’ya geçmesine karar verilir. Yaklaşık yirmi iki yıl ABD-Panama ortak yönetiminden sonra 1999’da Panama Kanalın yönetimi tamamen Panama’ya devredilir. 2006; yapılan referandumda Panama halkı kanalın genişletilmesine onay verirler. 2010; 1914’te açılmasından itibaren kanaldan geçen gemi sayısı 1 milyonu bulur. 2012; Panama Kanalı’nın genişletilmiş noktası Agua Clara açılır. 2014; Kanal 100. yaşını kutlar.
Panama Kanalı bir mühendislik mucizesi evet ama Kanal’ın yapımında çalışan onbinlerce işçi olmadan böyle bir şey gerçekleşemezdi. Kanal’da çalışanların çoğu Barbados’tan ama aynı zamanda Martinique, Guadeloupe, Trinidad, Jamaica, İspanyol, İtalyan, Yunan, Hintli, Amerikalı, Ermeni, Kübalı, Costa Ricalı, Kolombiyalı ve Panamalı işçiler. İki okyanusu birleştirmek için kazılan ve çıkarılan toprakları düşünün, bu işin otuz seneden fazla onbinlerce işçi tarafından yapıldığını, tüm hastalıklara rağmen devam edildiğini, o zaman bunun nasıl da bir deli işi olduğunu belki biraz hayal edebilirsiniz.
Bazı rakamlar: bugün yüzyılı aşkın bir süredir her iki okyanusta da, hem Pasifik’te hem Atlantik’te limanları bulunan Panama Kanalı 160 ülke tarafından kargo taşımacılığı için kullanılıyor. Kanaldan geçen kargo gemileri 144 farklı rotayı izleyip dünyanın 1700 limanına mal taşıyorlar. Geçiş ücretleri oldukça yüksek, bir geminin ödediği ücret 300 ila 400 bin USD’yi bulurken bu rakam yeni açılan kanalın genişletilmiş bölgesinde beş yüz bin ila 800 bin dolar arasında bir fiyat ödüyorlar. Bir kargo gemisinin taşıdığı tonlarca malı düşündüğünüzde anlaşılabilir bir rakam. Taşınan malların yüzde ellisi geleneksel olarak mısır, soya, buğday, mineraller ve petrol ürünleri; son zamanlarda konteynırların da payı artmış ve yüzde elliyi bulan bir hacme ulaşmış. Yeni açılan genişletilmiş bölgelerden geçen gemilerde likid hale getirilmiş doğal gazlar taşınmaya başlamış. Bugüne kadar en düşük geçiş ücretini ödeyen ise Amerikalı maceracı Richard Halliburtok, kendisi Kanal’ı yüzerek geçip 36 cent ücret ödemiş!
Diyorlar ki eğer evinizde bir Şili şarabı ya da bir Ekvator muzu varsa bu büyük ihtimalle Panama Kanalı’ndan geçen bir gemide seyahat etmiştir. Panama Kanalı’nı en fazla kullanan ülkeler ABD, Çin, Şili, Avrupa, Japonya ve Güney Kore. Panama Kanalı’nı kullanan belli başlı rotalar ise ABD’nin Doğu yakası ile Asya arasında, ABD’nin doğu yakası ile Güney Amerika’nın Batı yakası arasında, Avrupa ile Güney Amerika’nın Batı yakası arasında, ABD’nin Batı yakası ile Kanada ve Avrupa arasında gerçekleşiyor. Senede 14.000 geçiş gerçekleşiyor. 2002, 2003 yıllarından itibaren, daha önceleri masrafların karşılanmasından daha fazla bir karlılık amacı gütmeyen Kanal, artık ülkenin kalkınması için kilit bir işleve sahip etkinlik olarak ücretlendirme politikasını yeniden şekillendirir. Önceleri gemilerin boyutuna göre fiyatlandırılan geçiş ücretleri artık ürünlerin pazar paylarına göre değerlendirilir ve taşınılan malların pazar rakamları hesaba katılarak Kanal’dan geçen kargo gemilerinden daha yüksek ücretler talep edilir.