Chiang Mai Tayland’ın kuzey bölgesinde yer alan, tapınakları ve Kasım ayında düzenlenen kandil festivali ile ünlü şehri. Bangkok’un keşmekeşinden ve adaların atmosferinden farklı, dağları ve dinginliği, hem doğası hem kültürel önemi ile turistlerin en fazla ziyaret ettiği şehirlerden biri haline geldi.
Yaklaşık üç yüz yıl boyunca Lanna Krallığının başkenti olmuş, daha sonra Myanmar’a geçmiş, sonra tekrar Siam kralları tarafından ele geçirilmiş, 19. Yüzyılların sonlarına kadar ise bağımsız bir yönetime sahip olmuş Chiang Mai.
Son yıllarda ise yabancı nüfusun, özellikle pandemiden sonra uzaktan çalışma şansına erişen Batılıların yaşadığı, dijital göçebelere sıklıkla rastlayacağınız yüzlerce kafesi ile popüler bir yer haline gelmiş. Aynı zamanda zengin el işçiliği örneklerinin bulunduğu bu şehir bir zanaat merkezi olarak biliniyor. El yapımı şemsiyeler bunlardan biri.
Duvarlarla kaplı Chiang Mai eski şehri içinde yüzlerce tapınak yer alıyor, çoğu 13 ve 14. Yüzyıllarda yapılmış bu tapınaklar ziyarete açık. Bu anıt ve tapınakları ile Chiang Mai Unesco tarafından 2015 yılında dünya mirası geçişi listesine dahil olmuş.
Chiang Mai’ı meşhur kılan fotoğraf karelerinden biri de gökyüzünde yanan kandiller. Kasım ayının sonunda gerçekleşen kandil günlerinde gökyüzüne binlerce yanan kandil gönderiliyor.
Eski şehirdeki onca tapınaktan hangisini görmeliyim derseniz Wat Chedi Luang ve Wat Phra Sigh’i gezebilirsiniz. Ayrıca şehrin tepesinde ormanın içinden geçilerek varılan Wat Phra That Dori Suthep de ziyaret etmeye değer.
Chiang Mai eski şehrinde yeterince vakit geçirdiyseniz günübirlik turlar ile Chiang Rai - Beyaz Tapınak’ı ile ünlü- ve Dai Inthanon Ulusal Parkı’na gidebilirsiniz. Chiang Mai’a Bangkok, Phuket gibi şehirlerden direkt uçuşlar mevcut.