Zipaquira’daki tuz madenlerinin içine inşa edilmiş Tuzdan Katedral Bogota’dan yaklaşık bir saat uzaklıkta. Yerin 200 metre kadar altında bir Katolik Kilisesi, Hristiyanlar için bir hac yeri ve Kolombiya’nın en çok ziyaretçi çeken yerlerinden.
İçeri girer girmez tuzlu hava burnunuzda çıkana kadar size eşlik edece. Ziyaretin büyük bir bölümü Hz. İsa’nın acılı yolu olarak da bilinen Haç’ın 14 durağını temsilen yapılmış ufak ibadet yerlerinden oluşuyor ve her birinde birbirinin aynı olmayan haçlar var. Bu duraklarda kademe kademe İsa’nın çilesi anlatılır, birbirinin aynı gibi görünen her bir haç bu çilenin bir aşamasıdır aslında. En başta duvara kazınmış INRI harflerini görürüz. Anlamı ‘Yahudilerin Kralı İsa’ demektir. Bu harfler Romalıların Yahudileri küçük düşürmek için “İsa, Yahudilerin Kralı”anlamına gelen, Hz İsa’nın çarmıha gerildiğinde haçın üzerinde yazan harflerdir. İlk durakta İsa ölüme mahkum edilir. Gerçekten de Kudüs şehrinde İsa Yahudi mahkemesi Sanhedrin’in önüne çıkarılarak idama mahkum edilmiştir. İkinci aşamada İsa haçı taşır, haçı kendisine taşıtırlar. Üçüncüde İsa ilk defa yere düşer. Dördüncüde annesi Meryem’le buluşur. Beşinci de Simon İsa’nın hacını taşımasına yardım eder. Altıncı da Veronica örtüyle İsa’nın yüzünü siler, ki bu Batı ressamlarınca sanatında sıkça resmedilmiş bir görüntüdür. Yedincide İsa ikinci kere düşer, sekizinci de İsa Kudüs’ün kadınlarıyla buluşur. Dokuzuncu da İsa üçüncü kere düşer. Onuncuda İsa’nın kıyafetleri çıkarılır. Onbirincide İsa çarmıha gerilir. Onkincide İsa haçın üzerinde ölür. Onüçüncüde haçtan indirilir ve on dördüncüde mezara konulur.
Hem Hristiyanlar hem Müslümanlar İsa’nın mezarından yok olduğuna, göğe yükseldiğine ve dünyaya tekrar geleceğine inanırlar. Bu aşamaların hepsi teker teker gerçekten gerçekleşmiş midir bilmiyoruz ama çektiği çile, küçük düşürülüşü ve bunun öldükten sonra sürekli anılması, dünyada her yapılan manastırın ya da kilisenin en tepeye konumlandırılması, çıkışı güç bir noktanın seçilmesi ve çekilen çilenin çekilmeye devam etmesi, belki de dünya hayatının bir çile olması, biraz da mistik bir yaklaşımla, bunların hepsi basit bir öldürülme eyleminin temsili değil de ikonlaştırılarak ölümsüzleştirilmesidir belki de. Asıl haç ise Katedral’in ana altarında ziyaretin en sonunda ulaştığınız yerde, buraya hem tepeden melek heykelinin olduğu balkon benzeri yerden hem de aşağıdan görebilirsiniz.